Milyonlarca öğrencinin beklediği Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), 13 Mart Pazar Günü gerçekleşecek.
İzmir Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Tarkan Amuk, sınav kaygısının öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olduğunu söyledi. Tarkan Amuk, kaygı derecesi yüksek olan öğrencinin başarısında belirgin bir düşüş gözlendiğini belirterek “Ders çalışmayı erteleme, sınav ve hazırlığı hakkında konuşmayı reddetme vardır. Soru sorulmasından rahatsız olurlar. Dikkat dağınıklığı, odaklanamama, karın ağrısı, mide bulantısı, terleme, uyku düzensizliği, iştahsızlık ya da tersine aşırı yeme meydana gelebilir. Çalışılmasına karşın performans düşüklüğü kaygının varlığını gösterir” dedi.
“SINAVI ÖLÜM KALIM SORUNU YAPMAYIN”
Ailelerin sınırlarının farkında olması gerektiğini kaydeden Psikiyatrist Tarkan Amuk, “Anne ve babalar çocuklarına güven ve sorumluluk vermeli, onları önemsemeli, olumlu geri bildirimde bulunmalıdır. Sınava ilişkin konuşmalarda özenli davranmalı, gerçekçi olmalı, akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçınmalıdır. Duygu ve düşünce paylaşımı, empati önemlidir. Sınavı yüceltmeme, ölüm kalım sorunu yapmama, yüreklendirici davranma önerilmektedir. Çocuklar koşulsuz sevilmelidir. Aile bireyleri uygun rol modeli olmalı, uygun aile ortamı sağlamalı ve uygun problem çözme davranışları geliştirilmelidir” diye konuştu.
“KAYGIYLA BAŞA ÇIKIN”
Amuk, öğrencilerin kaygıyla başa çıkmasının mümkün olduğunu dile getirerek, “Gerçekçi olmayan düşünme alışkanlıkları farklı bir gözle yeniden değerlendirmek, nefes alma ve gevşeme egzersizleri, kaygıyı bastırmaya değil, onu kabul etme ve tanımaya çalışmak ile dikkatini başka noktalara odaklama tekniği kaygıyla başa çıkma konusunda etkin yollardır” dedi.
SINAV ÖNCESİ VE ESNASINDA NELER YAPILMALI?
Tarkan Amuk, çalışma alışkanlıklarını ve sınava ilişkin tutumları gözden geçirerek yeni bir zihinsel yapılanma oluşturmaya çalışmak gerektiğini söyledi.
Zamanın iyi kullanılması gerektiğini anlatan Amuk, şöyle konuştu: “Beslenme ve uykuya dikkat edilmelidir. Sınava yönelik çalışmaları son güne veya geceye bırakmamak önemlidir. Uygun yöntemle kaygının azaltılmasını sağlamak gerekir. Sınav esnasında öğrenciler kontrollü olmalı. Sorulara yanıtlayabileceği sorulardan başlamalı, kaygıyı azaltmaya yönelik hızlı gevşeme, dikkat artırma teknikleri ile nefes alıştırması yapmalılar.”
“UZMANA DANIŞIN”
İzmir Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç.Dr. Tarkan Amuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çocuğunuzda depresyon, anksiyete bozukluğu, uyku bozukluğu gibiruhsal belirtilerden dolayı işlevselliğinin bozulması, kaygıyla başa çıkmak için uygun olmayan yol kullanma, davranış bozukluklarının görülmesi psikiyatrik destek gerektiğinin başlıca göstergeleridir.”
İHA
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.